İnsanların hep aşkı arayıp durmalarını hep merak etmişimdir.
Bulunca yaptıkları ve bunu anlatış şekilleri de bir başka merak konusudur hep benim için.
Ask derken limitlerimi önceden belirlemek isterim , ask derken kastim karşı cins ile yaşanan durumdan bahsediyorum.
İnsanların koşulları ne olursa olsun ne kadar büyük dertleri olursa olsun her şeyin önüne gecen bir durum...
Bir sevgilim yok.....
Bunu duydunuz anda bilmelisiniz ki sohbet iki veya uç saat sürecek ve oflamalar, puflamalar, bilumum tanıdığını tanımadığınız insanların suçlanacağı, bazen beddualar bazen de keşkeler ile dolu bir muhabbet sizi beklemektedir.
Ancak duyguların en safi , en beklenmedik zaman ve mekanda pat diye yıldırım çarpmış gibi insanin hayatin giriveren ask için ossy sınavı gibi niteliklere bu kadar koşulları gerekiyor o zaman...
Ya da gerekmiyor da bizim zavallı minik beyincikliler mi umutsuzluklarının sucunu ve nedenini başkalarına mi yüklemeye çalışıyorlar acaba?
Neden illa bir sevgiliye duyulan özlem hazret?
Sevgili burada kullanılan doğru bir kelime midir yoksa aranılan başka bir şey midir....
Kendi yetersizliğinin farkındalığının verdiği ağır sıkıntı mi?
Bununla yüzleşmenin zorluğu mu?
Yoksa Birey olarak tamamlanmamış olmak mi?
Tek başına sıkılmak mi? Bunların hepsi de var işin içinde aslında...
Artı erkekleri katmıyorum sözüm kadınlara , bu isin içinde en büyükleri oran da içten içe kemiren yüksek dozda kıskançlık....
Bulunca yaptıkları ve bunu anlatış şekilleri de bir başka merak konusudur hep benim için.
Ask derken limitlerimi önceden belirlemek isterim , ask derken kastim karşı cins ile yaşanan durumdan bahsediyorum.
İnsanların koşulları ne olursa olsun ne kadar büyük dertleri olursa olsun her şeyin önüne gecen bir durum...
Bir sevgilim yok.....
Bunu duydunuz anda bilmelisiniz ki sohbet iki veya uç saat sürecek ve oflamalar, puflamalar, bilumum tanıdığını tanımadığınız insanların suçlanacağı, bazen beddualar bazen de keşkeler ile dolu bir muhabbet sizi beklemektedir.
Ancak duyguların en safi , en beklenmedik zaman ve mekanda pat diye yıldırım çarpmış gibi insanin hayatin giriveren ask için ossy sınavı gibi niteliklere bu kadar koşulları gerekiyor o zaman...
Ya da gerekmiyor da bizim zavallı minik beyincikliler mi umutsuzluklarının sucunu ve nedenini başkalarına mi yüklemeye çalışıyorlar acaba?
Neden illa bir sevgiliye duyulan özlem hazret?
Sevgili burada kullanılan doğru bir kelime midir yoksa aranılan başka bir şey midir....
Kendi yetersizliğinin farkındalığının verdiği ağır sıkıntı mi?
Bununla yüzleşmenin zorluğu mu?
Yoksa Birey olarak tamamlanmamış olmak mi?
Tek başına sıkılmak mi? Bunların hepsi de var işin içinde aslında...
Artı erkekleri katmıyorum sözüm kadınlara , bu isin içinde en büyükleri oran da içten içe kemiren yüksek dozda kıskançlık....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder