13 Kasım 2012 Salı

BAŞ TACI/BELASI




NE KADAR ŞEKER OLSALAR OLSUNLAR GERÇEKTEN ÇOCUKLAR KADAR KARŞISINDAKİNİ GICIK ETMEYE HATTA AĞLATMAYA MERAKLISI YOK HERHALDE...
BİLİYORLAR Kİ AĞLATTIĞI ZAMAN KENDİ BAŞI AĞRIMAYACAK GELECEK AĞLATTIĞI VELEDİN ANNESİ ÇOCUĞUNU PIŞ PIŞ EDECEK VE ZATEN KENDİDE ÇOCUK DİYE KİMSE ONA VAY EŞŞEK DEMEYECEK...
SANKİ BUNU BİLİYORLAR...
BELKİ DE BİLİYORLAR ...
BİLİYORLAR MI DERSİN...
BEN BAZEN ŞAŞIRIYORUM HATTA TIRSIYORUM BUNLARDAN...
ÖYLE GÖRÜNDÜKLERİ KADAR ŞEKER VE MAHSUMLAR MI DİYE...
BİR GÜN BİR TANESİ "İÇERSİ GÜZELDİ AMA KARANLIK VE ISLAKTI" DEDİ MESELA
HEMEN ATLAMAYIN YAŞI BAŞI ÖYLE BİŞEYLER BİLECEK DERECE DEĞİLDİ CÜCENİN...
SONRA AKŞAMLARI ARKADAŞLARIM GELİYO NİYE UYUMAM GEREK YA ANNE DİYENİ DE DUYMADIK DEĞİL HANİ..
YA ÇOCUK KİSVESİNDE BİZİ UYUTAN CİNLER YA DA GERÇEKTEN DOĞARKEN DAHA AKILLI SONRADAN SALAĞA YATMANIN DAHA İŞE YARAYAN BİR DURUM OLDUĞUNU ANLAMIŞ CÜCELER BUNLAR....



GERİDE KALANLAR....



Artık ne olduğunun pek önemi de kalmamıştı onlar için. 
Geldikleri gibi gitmişlerdi odadan. 
Alacaklarını almış, göreceklerini de görmüş olarak. 
Gözlerindeki son sahne belleklerinden asla silinmemecesine kazılmıştı beyninlerini kıvrımlarının arasına. 
Her hangi bir gün,  herhangi bir yerde, herhangi bir şey yaparken,  herhangi biri ile konuşup dünyanın herhangi bir yerinde yaşarken,  bir anda beyinlerinden gözlerine yansıyacaktı, ve odanın kokusu burunlarında yanacaktı..

Ve odada bıraktıklarından, ondan daha değerli bir şeyi olmayan kadın da döndü gitti arkasını. 
Son bir kez bile bakmak istemeden geriye. 
Neyine bakacaktı ki zaten. 
Giderken beyni de onunla olduğuna göre…her anı,  her sesi,  her kokuyu,  her hatırayı aldı ve kendi ebediyetine götürdü kadın. 
Aynı kara koca tahta hantal bir valiz gibi. 
Nereye gitse onunla gelecek olan.

22 Ekim 2012 Pazartesi

E O ZAMAN AŞK NEDİR ÇOK BİLİYOSAN SEN SÖYLECİLER KERVANI 5

Kaç adam parayı bulup daha genci için karısına tekmeyi koymamıştır?
Ya da kaç iffetli abla daha zenginini bulup elindeki kocayı piyasaya tekrardan sürmemiştir?
Bu durumda ask ne zaman aşktır peki dostlar?
Ask karşılıksız ve herhangi bir durum bagli olarak değişiklik göstermiyorsa aşktır...
Ask sevdiğin senin değilse bile aşktır...
Ask karşındakinin iyiliğini (ki bu seni acıtabilir ve isine de gelmeyebilir bazen) isteyebilmektir...
Ask sevdiğinin yanında olduğu kadar onun yokluğunda da onunla olabilmektir...
Ask ilişkinin bitişinin üzerinden elli sene geçse bile ayni sevgiyi karşındakine hissedebilmektir...
Ask zaman, yere, koşula, imkana, ve sağlanacak imkanlara ve rahatlığa bağımsız olarak yaşanabildiği surece aşktır...
Ask vermektir almak değil...
Ask gitmektir beklemek hic değil...
O sana gelmez sen ondasındır  ya da hiç tanışmamışsındır zaten
Ask, ilişki, evlilik bunlar elma armut ve kel arnavut gibi ayri ayri ve asla birbirine benzemeyen ve karıştırılmaması gereken islerdir....


OSCARLIK ROL KESMECECİLER KERVANI 4





Kocaları bunları aldatır ama bunlar ses etmez.
Mağdur ve acizi oynar.  
Kocası veya ikinci kadınla kolay kolay yüzleşmez...belki de kaçar...ama adama da asla tekmeyi koymaz....
Bekler, hem kendi hem adamın hem de tabii ki hiç umurunda etmediği kadının hayatini zehreder.
Ama asil zehrolan hayat kendisininkidir.
Bu arada toplum içinde rolü sağlamlaşmış ve saygı görmeye başlamıştır.
Aslında belki de koca ayni kadınla değil de başka başka kadınlarla yese o haltı pek de rahatsız olmayabilir.
Kendi vakur, yuvasını korumaya çalışan, Müşvik eş rolünde Oscar adaylığı seviyesindedir.
Kocayı istemesinin sebebi hem rol hem itibar hem de cüzdanı kaybetmemektir aslında.
Koca çulsuz olsa kendisi iki kuruş kazanıyor olsa ne koca onu aldatmayı göze alabilir ne de güzel ablamız adamı vermemek için bin bir caba sarf eder.
En sertinden ve stratejik bölgeye inen siki bir tekme ve tek celse.Son

VALLA O YAPTI BEN ASLA YAPMAMCILAR KERVANI 3




Bunu duyan bel hizası ve beyini ayni kapasiteye sahip koca aman sakın ola ki benim karı da böyle haltlara özenmesin  diye gidersin o Yaramazı direkt velisine  şikayet eder.
Suçlu ortaya çıkar ve bütün herkese sıyrılır.
Etraf temizlenmiştir.
Ancak asil olaylar simdi başlayacaktır.
Tamam ortalık asıl asiden temizlenmiştir belki ama bir kere örnek alinmiş imrenilmiştir.
Onun hayati zehir edilmiş ve karartılmış komplo amacına ulaşmıştır ama kendisi için bu mutluluk yetmemektedir.
Bu durumda kocası ile aslında ayni düzey beyne sahip kadın ne yapar sizce?
Soylyeyim şekerim…
gider arkadaşının birlikte olduğu adamla fingirdemeye baslar.
Yani yine  kopya çeker.
Diğerinin artığından kendine yemek yapar.
Çünkü hayati diğerlerinin artıkları ile geçmiştir.
Kendine dair dişe gelen bir fikri olmamıştır hiç, ya da söylerse de dinleyeni...
Sevgilileri hep ondan daha iyisini bulup onu yüzüstü bırakmışlardır, ama hala onu seviyor gözüküp , olur ha boş bir vaktine denk gelirsem diye gönül eğlendirirler onunla...
Nisanlısı onun çocuğunu aldırıp beş ay sonra gidip başkası ile evlenmiştir...
Anası bir biçim babası alkoliktir…. muhtemelen...
Üstünde büyük harflerle yazan her kıyafeti marka sanacak kadar cahildir...
Kitap okumaz...
Ödünç ve çalıntı hayatlar ve mutluluklar yasar...başka bilmez
Onun için aşkı arar durur....
Birilerinin kendisini sevmesini, önemsemesini ister...bunu da ancak yanında taşıyacağı bir insan aksesuarı ile yapar....ilgi çeken birinin yanında bulunup ilgi çekme durumu...
Kendi kendine yetemez....
Kendine kendisi bile zor tahammül eder, ama başkasının da onun yanında durmasını ister…
Bu cinsler muhakkak çocuk yaparlar....
Garanti misali... Onlara muhtaç ve saçma sapan da olsa bir müddet itirazsız otoritelerinin kabulü içindir bu.
Onun içindir ki bu kadınların oğulları sorunlu ve gelinleri ile gerginlikleri olur hep...

AŞKI BULANI NASIL BOKLARIZCILAR KERVANI 2



Aslına bakarsanız konu ne kadar derin olursa olsun bunu yasayan, yasamak isteyen, yasayamayan, hasretini çeken birçok insanin ya bu konunun verdiği bir hal olarak ya da orijinalleri öyle olduğu içindir bilmem , ilkokul beş seviyesindeki bilgi birikim ile hayata yaklaşım , empati, analiz yeteneği ve olgunluk sergileyebilmektedirler.
Aşkın eğitimi olur mu derseniz , bence olur...
Bunun yolu bol bol ask yasamaktan geçmez tabii...bunun yolu iyi gözlemleyebilme, empati kurma ve boool boool okumaktan geçer bence.
Beyini beslemeden geçer yani.
Ama beslenmeyi sadece mide seviyesinden otuz santim yukarı çekemeyen insanların için baslar acı ask hikâyeleri.
Aslında kendi ayarlarında yani ayni hayat anlayışında birini bulduklarında sorun yoktur. Genel yaklaşım aslında bos verin aşkı meşki de birini bulup evlenmek diyebiliriz bu kategori için geçimini garantiye alıp rahat rahat evinin kösesinde oturanlardır bunlar.
Taaa ki yakınlarında kendileri gibi yasayan birinin bir anda uyanıverip farklı bir şeyler yaptığını görene kadar.
Once onun yanında yer alırlar...
ne de olsa kendin bilmiyorsan kopya çek durumu.
Kopyayı çektin….
Bunu sen de o da biliyordu.
Tehlike.
Simdi onun kopya çektiğini şikayet etmen ve kendini temize çıkarıp bugün suçu ona atman onu tu kaka yapman lazım.
Ama bunu direkt merciiye söylersen de olmaz...sonra sana kotu kız derler...
Bu durumdan ne yaparsın...gidersin kocacığına kendinin aslında ne kadar iyi olduğunu ama bak arkadaşının nasıl pis kopyacı olduğunu söyler üzerine de aman kimseye söyleme dersin.

AŞKI NERDE ARASAK BULURUZCULAR KERVANI 1



İnsanların  hep aşkı arayıp durmalarını hep merak etmişimdir.
Bulunca yaptıkları ve bunu anlatış şekilleri de bir başka merak konusudur hep benim için.
Ask derken limitlerimi önceden belirlemek isterim , ask derken kastim karşı cins ile  yaşanan durumdan bahsediyorum.
İnsanların koşulları ne olursa olsun ne kadar büyük dertleri olursa olsun her şeyin önüne gecen bir durum...
Bir sevgilim yok.....
Bunu duydunuz anda bilmelisiniz ki sohbet iki veya uç saat sürecek ve oflamalar, puflamalar, bilumum tanıdığını tanımadığınız insanların suçlanacağı, bazen beddualar bazen de keşkeler ile dolu bir muhabbet sizi beklemektedir.
Ancak duyguların en safi , en beklenmedik zaman ve mekanda pat diye yıldırım çarpmış gibi insanin hayatin giriveren ask için ossy sınavı gibi niteliklere bu kadar koşulları gerekiyor o zaman...
Ya da gerekmiyor da bizim zavallı minik beyincikliler mi umutsuzluklarının sucunu ve nedenini başkalarına mi yüklemeye çalışıyorlar acaba?
Neden illa bir sevgiliye duyulan özlem hazret?
Sevgili burada kullanılan doğru bir kelime midir yoksa aranılan başka bir şey midir....
Kendi yetersizliğinin farkındalığının verdiği ağır sıkıntı mi?
Bununla yüzleşmenin zorluğu mu?
Yoksa  Birey olarak tamamlanmamış olmak mi?
Tek başına sıkılmak mi? Bunların hepsi de var işin içinde aslında...
Artı erkekleri katmıyorum sözüm kadınlara , bu isin içinde en büyükleri oran da içten içe kemiren yüksek dozda kıskançlık....

HEP KONUŞUYORUZ DA AZ Bİ BOŞ KONUŞUYORUZ SANKİ...



 Etrafiniza bir bakin, hersey konusuluyor, tartisiliyor ister piyasalar olsun , ister politika, ister saddam, ister 301 olsun. Herkesin her konuda bir fikri, bir lafi ve hatta bir cozumu bile var.
Ancak en cok konusulan ve hicbir zaman bir sonuca ulasilamayan tek mevzuu ask.
Herkesin lafi da fikri de hissetigi de ayri. Cunku tecrubesi ayri, acisi ve mutlulugu ayri.
Beklentisi ve verebilecekleri ayri. Duygulari ve begenileri ayri. İstekleri ve beyni de ayri.

Bu durumda en cok konusan, ve kendini konu ile ilgili bilir kisi konumuna atayanlarin cogu    genelde konudan bihaber ve pek bisey yasamayanlar kismindan cikmalari da ayri bir durum...
Bu durumun yogunlukla yasandigi sosyal medyada eski sevgiliye gecirme, ayrildik, baristik, iliskideyim, evlendik mutluyuz, bostayim, beni sevmiyen olsun, benim degerimi anlayacak ama cok gec olacak seklinde statsuler ile dolup tasimakta.

İyi de bir iliski veya iliskisizlik durumu neden bu kadar paylasilmasi gereken bir konu halini almis durumda anlamak zor.

Bir de bu statuslere gelen "like" lar var ki akillara zarar.
Dost dusman, kiskanan, catlayan, takdir eden, arkadan dedikodu yapan girla...

Ama sorun su genelde mutlu mesut ve hayatindan hosnut olanlardan pek cit cikmamasi...
Cunku bu durumda olanlar yani aski veya ask olmasa bile iliskiyi yasayanlar konusacak degil yasanacak bisey oldugunun farkindalar askin...

Ayrica vay be ne guzel yazmis bir de bostayimis ben bununla cikayim diyen de pek olmuyor etrafta bildigimiz kadar ile...
Sekerim eski sevgiliye  bi laf oturtmuşum bir de özlü sözlerden de bir kes yapistir ettim anlatam, tabii bu sayede cirkefligimi ve kes yapisti yapacak zekami goren ve hayran kalan ve eski sevgilimle ayni akibeti paylasmak isteyen yeni sevgilim ile de boylece tanistik...

Yaziyorsun, yazdiginla kaliyorsun ve genelde de seninle ayni durumda olanlar seni likeliyor! E istedigin bumuyudu simdi? Hayir...
Sen aslinda derdine deva ve hatta keline mehrem aramaktaydin ...
Ama yanlis yerde yanlis sekilde ne yazik ki...
Bu kadar afra tafra, astigim astik kestigim kestik biri ile birlikte zaten olmak istemeyecektir...zaten senin de bu durumun facete orda burda, karsinda kimse yokken yaz salla ortama kivaminda..sonrada ay kac kisi tik etti bana aceba diye baka bekle...
Yani potansyel olasiliklari da bitiriyorsun aslinda.
Bosta ve umutsuz ve mutsuz imaj kimseye yaramaz...
Dusunsene tozlu sicak ve bayat kokakolayi bile alan olmaz yani....
Eger bu mecralar bir pazarlama platformu ise yanlis strateji seni bitirir...

Tabii ask ile iliskiyi birbirinden ayirt etmek gerekmektedir. Herkes en iyi niyet veya bosta kalmamak icin bir iliskiye girebilir ancak bunun ask olmasi veya zaman icinde aska donusmesi ayri bir boyuttur.
Bu arada en iyi niyet ile bir iliskiye baslayan ve aman evde kalmayalim deyip evlenenler var...bu durum en aci neticeleri ve sinir bozuklugunu yaratan durumdur.
Evlenir, adam veya kadin issizdir ama is bulacagini umarak evlenmistir.
Evlenir, adam ya da kadin tembeldir ama o degisecegini ve iskolik olacagini ve sahane bolluk bereket icinde bir hayat gecirecegine inandigi icin evlenmistir.
Evlenir, flort devresinde cinsel sorunlar yasanmaktadir ama o evlendikten sonra degiseceğini ve her firsatta onu arzulayan biri olacagini umarak evlenmistir.
Evlenir, adan ya da kadin cimridir ama o yeni bir hayata baslarken kesenin agzinin acilacagini bekleyerek velenmistir.
Umutlar, ümitler, beklentiler, ve sukutu hayaller, dus kirkliklari...
Neticesi agresiflesen insanlar, tatminsiz insanlar ve tabii mutsuz insanlar...

Etrafta mutlu rolu yapan birçok evli çiftin durumu budur.
Genelde erkek karisindan baska butun kadinlari, kadin ise evlenmeden önceki sevgilisini hayal eder duru.

Bazilari cesurdur ve hayatta hem kendisine hem de karsisindakine baska bir sans tanimak icin bosanir ve genelde o mutsuz iki kisi baska bir iki kisi ile mutlu mesut yasar...

Ya da birbirini yiyen, gozunun feri sonmus, her firsatta karsisindakine laf sokan, ay acaba simdi kalp krizi gecirse ambulansi arar miyim aramaz miyima varacak kadar iclerini kotuluknkaplamis insanlar gezer etrafta...

Bunlar asla bosanmaz mutsuzluklarini bir kader bilir veya evli kalmanin baska avantajlarindan vazgecmemek icin cahannem azabina katlanirlar.
Buraki asil dusunce tamam bosandik diyelim ya o iyi bisey bulup mutlu olur da ben bisey bulamasam ve ortada kalsamdir.
Bu durumda hem candan hem canandan olmus olacak ve elindeki onun isine yaramayan ve kapinin onune koydugu yaylari firlamis eski koltugu ya biri alip evinin bas kosesine paha bicilmez anika koltuk yapsa...
Hayir ben belki surunuyorum ama o da benle surunsun....
Buraki durum da en acik secik hali ile kendine guvensizlikten kaynaklanan, tek basina olamam, bireysellesememden  kaynaklanmakta ne yazik ki...
Kir dizini otur, evinin yolunu bil, bir yuvan olsun, sana sahip cikan bir kocan olsun...
Bosver, etrafina bir bak daha iyisini bulan mi var allah askina, iyi kotu kocan var iste daha ne istiyosun, her gece dovmuyor, zil zurna sarhos eve gelmiyor ya...
Bunlar az bir sikayete cesaret gosterecek kadinlarin diger mutsuz kadin arkadaslarindan duyacagi laflardir...
Kim gormus kendi basaramadigini basaran birini aicten alkislayani...
Bu durumlarda sikca gorunun on en yakin her dakika dipdibe olan arkadaslarin birden bire cok ciddi altzaymer hastasi olma durumlaridir.
Bunlar tedavisi olmayan bu apansiz hastaliga yakalanmislardir ne yazik ki...bu hastaligin en belirgin ozellikleri artik sizi tanimamak, sokakta gorup kafa cevirme, altina kacirma, ve yasanmis olaylari olduklari gibi degil kendilerinin isine geldigi gibi anlatip yorumlamaktir...
Ama adin ustunde hastalik bu ne yapacaksin, allah herkese sifa, kafa ve asik olacak insan versin...


20 Ekim 2012 Cumartesi

Döncem Ben Sana: ERKEK Mİ KADIN MI OLMAK DAHA KOLAY?

Döncem Ben Sana: ERKEK Mİ KADIN MI OLMAK DAHA KOLAY?:   Daha dünyaya gelmeden mesela vize giriş kapısı gibi bişey olsaydı da bize sorsalardı.... - inişe geçmeden size verdiğimiz formu ...

11 Eylül 2012 Salı

Döncem Ben Sana: AŞK ARAFTA

Döncem Ben Sana: AŞK ARAFTA: Bugun sensizlik icimi burktu yine... Yine sen yoktun ki yanimda... Yasarken yasini tuttum onca sene icimde.... Bekledim her gun her an sende...

24 Ağustos 2012 Cuma

YOKLUĞUNDA....

BENDEKİ YERİNİ SENİNLE VE SENSİZ GEÇEN ZAMANLARIN HIZINDA ANLADIM...
ASIL KORKUM GİTMEN DEĞİL YANLINZLIĞIMMIŞ KAVRADIM...
GEÇEN GÜZDEN BERİ KOVUĞUMDA YAŞADIM, HİÇ ÇIKMADIM..
BU GÜZ DE GELDİ BEN DE ONLAR GİBİ BİRAZ YAŞLANDIM...
RESMİN HİÇ YOK BENDE, SURETİN HAYAL MEYAL..
AMA BİRİ SANA BENZİYOR RÜYAMDA...
DAR GENİŞ ZAMANLARDA..
KÜÇÜK MASUM GÜNAHLARDA....

BODRUM 2000

SANA NE ÇOK ŞİİR YAZMIŞIM MEĞER...ÇOK ESKİDEN

YANLIZLIKLAR PAYLAŞILMAZ...
PAYLAŞILIRSA ARTIK YANLIZLIK OLMAZ...
AŞKLAR DA BİRAZ ÖYLE...
HERKES YAŞAR BİRŞEYLERİ..
ASLINDA HEP BİR BAŞINA..
DAHA ÖZELİ, GÜZELİ YOK SANA SANA KENDİNİNKİNDEN BAŞKA...
BU OYUN HEP BÖYLE
BU OYUN HEP TEK BAŞINA
ÖLÜM GİBİ ASLINDA
HAYAT GİBİ ASLINDA
TEK BAŞINA KALMIYOR MU İNSAN ASLINDA EN SONUNDA..
EŞ, DOST, KARI, KOCA..
MAL, MÜLK, HAN, HAMAM, ARSA...
KALMIYOR MU HEPSİ ŞU DÜNYADA..
SEN BİR TEK KENDİNİ SEV..
SEVER BELKİ O ZAMAN SENİ ŞU DÜNYA :)

BODRUM 2000

SANA BİR ŞİİR DAHA YAZMIŞIM....ÇOK ESKİLERDEN KALMA....

ONA DA BANA BAKTIĞIN GİBİ Mİ BAKIYORSUN?
ONUNLA DA AYNI YATAKTA MI YATIYORSUN?
ONU DA SABAHLARI BENİ UYANDIRDIĞIN GİBİ Mİ YAPIYORSUN?

SADECE MERAK, KISKANÇLIK DEĞİL
OLSA OLSA ALIŞKANLIK, BEDDUA HİÇ DEĞİL

TENİNİN TUZUNA ALIŞABİLDİN Mİ ONUNDA?
BİLİYOR MUSUN HATIRAN HALA BOYNUMDA...

ARTIK AYNI RÜYAYI GÖREMİYORDUK İKİMİZ DE UYKUDA...
BAZEN AŞK DA DÖNÜŞEBİLİYORMUŞ BÖYLESİNE YALANCI TATSIZ BİR DOSTLUĞA

GERÇEKTEN ONU SEVEBİLDİN Mİ BU KADAR KISA ZAMANDA?
ALIŞABİLDİN Mİ BU KADAR KOLAY YOKLUĞUMA?

SADECE MERAK, KISKANÇLIK DEĞİL..
OLSA OLSA ALIŞKANLIK , O DA ARTIK ÖNEMLİ DEĞİL...

BODRUM 2000

BAK SANA ŞİİR YAZDIM...ESKİLERDEN BİRİ

SON BİR KEZ DİNLE BENİ...
İÇİM ACIYOR, ACITIYORSUN İÇİMİ...
YAŞANANLAR ŞAKA DEĞİL DEĞİL BAK KAÇ SENE GEÇTİ..
BU DEFA HER DEFAKİ AYRILIKLARDAN DEĞİLMİŞ...
SON SEVİŞMENİN SAATİ ÖNCEDEN BELLİYMİŞ...
ASLINDA GÖZÜNDEKİ O SON DAMLA DA BANA DEĞİLMİŞ...
İNSANLAR HEP SENİN GİBİ Mİ YAŞAR AŞKI?
HERŞEY HEP AYRI GAYRI...
HER GİDİŞİN BİR DÖNÜŞÜ OLMUYORMUŞ..
GELEN DE GİDEN PEK ARATMIYORMUŞ BESBELLİ...

BODRUM 2000...

12 Ağustos 2012 Pazar

ERKEK Mİ KADIN MI OLMAK DAHA KOLAY?

 




Daha dünyaya gelmeden mesela vize giriş kapısı gibi bişey olsaydı da bize sorsalardı....
- inişe geçmeden size verdiğimiz formu doldurunuz lütfen...
- yapacağınız seçimler sizin aşağıda geçireceğiniz süre içinde (yukardakiler belki aşağıda yapılan işlemlerden de habersizdir...) değiştilemeyecektir...
-seçimlerinizi yapmadan önce iki seçimin de başına gelecekleri dikkatlice okumanızı rica ederiz...
-yapılan yanlış seçimlerden tarafımız sorumlu olmadığı gibi, tarafımıza sonradan yapılacak küfür, serzeniş ve değişler takdir ile karşılanmadığı gibi buraya geri döndüğünüzde dikkate alınacaktır...

SEÇENEK 1
KADIN
-güzel kalmaya çalışacaksın
-kilo almamaya bakacaksın
-ayda bir ağda yaptıracaksın
-ayda bir regl olacaksın
-yemek yapacak, temizlik yapacaksın
-sadece kendine değil adamın birine de bakacaksın
-adamla sevişip keyf aldıktan sonra karnın şişecek dokuz ay daha da şişecek sonra patlar gibi olacak ve içinden bişey cıkacak (bizim gönderdiklerimizden olacak merak etme yabancı değil)
-ayda bir yaşın büyüdüğünde saçının beyazlarına boyalar sürüp daha genç gözükmeye çalışacaksın
-yaşınla ilgili hep uydurma bilgiler vereceksin
-beğensen de adamı beğenmemiş gibi yapacaksın (bu bizim değil aşağının kanunu)
-istesen biie ilk dakkadan hemen he demeyeceksin (bu da bzim değil) aksi takdirde sana o...pu derler bilmiş ol
-ne olursan ol her istediğini yapamayacaksın
-hep ikinci olmayı kabul edeceksin
-emir almaya hazır olacaksın
-haklı olsan bile önce seni bizim emanet ettiğimiz babaya sonra da senin seçtiğin kocaya evet diyeceksin.....

SEÇENEK 2
ERKEK
-her gün traş olacaksın
-az bi büyüdüğünde pipinin ucunu kesecekler
-çalışmak zorunda olacaksın
-para kazanmak hep senin işi olacak
-kızların peşinden hep sen koşacaksın
-red edilmeyi yiğitce kabul edip ben zaten istemiyordum diyeceksin
-vucudunun her tarafında kıllar çıkacak ama bırak kalsın ne kadar çok o kadar erkek
-kadınları her açıdan tatmin edeceksin...edemeyecek gibi isen bol para kazanmaya bak...durumu idare edersin...
-ne yaparsan yap delikanlıdır , elinin kiridir maşallah afferin duyacaksın 
-çişin geldiği zaman çıkarıp istediğin yere edebilirsin ,
-geldim gittim hesabı kimseye vermek zorunda değilsin
-geldim gittim numarası da yapmak zorunda değilsin..genelde gelirsin de gidersin de sorun olmaz....

not: yukardaki giriş formu belirli ülkeler için geçerli olup herkesi kapsamamaktadır. lütfen giriş yapacağınız ailenin yerini belirledikten sonra karar veriniz...

hayırlı, bereketli, uzun hayatlar diler, birdahaki inişinizde yeniden buluşmayı ümit ederiz.....
-

9 Ağustos 2012 Perşembe

AMAN KAÇAMAK YAPARKEN CEP TELLERİNE DİKKAT ARKADAŞLAR :)))

BU BAHSEDECEĞİM OLAY GERÇİ ESKİLERDE DE YAŞANMIŞ OLSA ÇOK DA ESKİ SAYILMAYACAĞI GİBİ AYNI TEHLİKE HATTA DAHA BÜYÜĞÜ GÜNÜMÜZDE DE GEÇERLİDİR...
ŞİMDİ BİZİM KIZ BİR OĞLANLA ÇIKMAYA BAŞLADI, İLK ÜÇ DÖRT SENE HERŞEY GÜL PEMBE DERKEN OĞLAN BAYAĞI BİR SIKICI HAL ALMAYA BAŞLADI...
KIZIN EVİNDE DE KALDIKLARI İÇİN KIZCAĞIZ GİT DESE ANLAMIYOR, AYRILALIM DESE DİNLEMİYOR, SIKILDIM DESE AYYY CANIMM BAK BEN SANA NELER YAPACAM BU GECE DEYİP DEYİP GEÇİŞTİRİYOR...
BİZİM KIZ SABIRLI FALAN AMA SARSAK TONTOLOŞ BİŞEY DE DEĞİL HANİ! TUTTUĞUNU KOPARAN, AKLI BAŞINDA, KARYER MARYER , PARA PUL YERİNDE...
ÖNCELERİ OĞLANDAN SIKILMA, SONRA  BELKİ GİDECEK YER AYARLAMAYA ÇALIŞIYOR ÜSTÜNE VARMAMA SONRA DA AAA BU HERİF İYİCENE İŞİN SUYUNU ÇIKARTTI ARTIK DERKEN BİZİM KIZIN KAFASI UZUUUN SÜREN BİR BEKLEMEDEN SONRA İYİCE ATTI VE BAŞKA BİR ADAMLA O GECE YEMEĞE ÇIKMAYA KARAR VERDİİİ....
TABİİ BURDA KIZIN TARAFINDA DA OLABİLSİNİZ KARŞISINDA DA...
BEN KARŞISINDA OLANLARDANDIM..İKİ GÜN DAHA BEKLEYEMEDİN YANİİ DİYEREK...
NEYSE, BUNLAR YEMEĞE ÇIKMIŞLAR GAYET GÜZEL VAKİT GEÇİRMİŞLER....
BİZİMKİ TERKRARDAN HAYATA DÖNMÜŞ BİR VAZİYETTE....
YEMEKTEN AYRILMADAN BİRİM KIZ TUALETE GİTMİŞ EVİ BİR ARAMIŞ ...
BAKALIM HALA EVDE Mİ NE OLUYOR DİYE...
CEVAP OLARAK...NE YAPİİM ÇOK İYİYİM PİJAMALARIMI GİYDİM MAÇ KEYFİ YAPIYORUM AŞKIM OLMUŞ....:(((
SENE TAAA BUNDAN 10-15 SENE EVVEL DAHA KAPAKLI TELEFONLAR YENİ YENİ ÇIKMAYA BAŞLAMIŞ...
BİZİMKİSİ DE ALACAK AMA BEKLİYOR AZ DAHA GEÇSİN DİYE...
NEYSE TELEFONU KAPAMIŞ, TUALETTEN ÇIKMIŞ TEKRARDAN MASAYA YÖNELMİŞ...
O HIRS VE GICIKLA KONUŞMALAR DAHA DA İLERLEMİŞ.
ÇIKMIŞLAR ARABAYA BİNMİŞLER. ADAM KIZI EVE BIRAKACAK.
YALAN TABİİ EV ANNESİNİN EVİ. ARABAYI ORAYA PARK ETMİŞ ÇÜNKÜ UYANIK:)
BU KADAR ZAMAN SABRETMİŞ ŞİMDİ VAY KALTAK DAMGASI YEMEK OLMAZ...
DURUP DURURKEN SUÇLU DURUMA DÜŞMEK İSTEMEMİŞ HALİ İLE BİZİM UYANIK :)
NEYSE ARABAYA BİNMİŞLER BOĞAZDAN NİŞANTAŞINA KADAR YAVAAAŞ YAVAŞ GELMİŞLER...
ADAM KAPININ ÖNÜNDE PARK ETMİŞ...
İYİ GECELER ÇOK İYİ VAKİT GEÇİRDİM FALAN DERKEN...İŞ YAVAŞ YAVAŞ ISINMAYA BAŞLAMIIIIIŞ...
KIZ AYAKLARINI İDARETMEYE GİYDİĞİ ETEKTEN DE ÇOK FRİKİK VERMEMEYE ÇALIŞIRKEN ALLAHIN İŞİ YA AYAĞINDAKİ TOPUKLU AYAKKABININ SİVRİ TOPUĞU GİT SEN SON ARANAN NUMARALARA DENK GEL VE EVİ ARA!!!
VE EVDE PİJAMALARI İLE OTURAN ABİMİZ NAKLEN YAYIN OLANI BİTENİ KONUŞULANI KONUŞULMAYANI YALANI DOLANI DUY!!!
DEVAMINDA NE Mİ OLDU???
Bİ DAHAKİ SEFERE SÖYLİCEM SÖZ :)

29 Temmuz 2012 Pazar

BEDENİMDE DANS EDEN ŞEYTAN VE MELEKSİN

gözümün ilk sana değdiği an anlamıştım zaten bunun ilk deyiş olmadığını.
o an hissetmiştim geçmişten gelen elin ruhuma dokunuşunu.
yaz ayı istanbulda ada sahilinde görmüştüm sırtında açan bembeyaz kanatlarını.
kanatlarından tanımıştım seni.
benimkiler gibi idi.
ne sen bana değdin, ne ben sana.
yan yana geçtik.
sen beni görmedin bile belkide.
sadece kanatlarımız değdi birbirine ve iki beyaz tüy uçtu kalabalığın içinde.
yerde oynayan bir çocuk gördü, aldı onu kendine oyun yaptı.
sanki biri dürtmüşcesine yanımdan geçip gittikten sonra döndün baktın geriye.
belki sen değil ama ruhun tanımıştı beni.
ve dürtmüştü seni.
ne hissettin bilemem ama gözlerindeki ışık ve kaçma hissi sevinç , kavuşma ve korku karışıktı.
benim bildiğimi sen de öğrenecektin yakında.
ve değecekti tenin tenime.
yanacaktı dilim teninin tuzlu terinde.
biz değil ruhlarımız sevişecekti ilk, son ve her seferinde....

28 Temmuz 2012 Cumartesi

HERKES ÇIFT ULAN HERKES MÎ!

Kalkip seyahate gidiyosun, niyetin iyi, keyfin yerinde. Orda burda birkac dost birkac arkadaş. Bavulunu yapiyosun çikiyosun yola. Bavulunda eşyalar cebinde ruyalar. Geçtik ruyayı sadece saftirik bi şekilde iyi vakit geçirme umidi. Havaalanina kadar moodun hala tavanda . Havalani kontuarinda ilk tokat patliyor suratina. Kuyrukta senden başka herkes çift! Kuyrukta bi sen kuyruğunu çekilmiş bacağinin arasina! Uçakta önünde arkanda yaninda sağinda solunda hep bitişik nizam kafalar, birleşmiş eller falan! İniyosun uçaktan geliyosun otele receptionda ikinci tokat! Hadi yiğitliğe bok sürmemek ve bütün kış it gibi çalışmanın karşıliğı olan double odaya geçiş. Orda bile bavulu taşıyan düdük herif sana vah sana diye bakıyor walla... İniyosun havuz başına bi tek sen tek lan! Köşede beride yiyişenler, aşkım canim diye konuşanlar falan... Sanma pek matah tipler falan olduklarını. Bi çoğu ayıptır söylemesi götüme benziyorlar ama bulmuşlar birbirlerini işte! Bir ben yanliz bir ben tek bir de ilerki masadaki şen kahkahalı üçlü menopoz kızları!!!

27 Temmuz 2012 Cuma

KOCA SEÇMEKTE İŞE YARAYAN 10 ALTIN KURAL!

Evlenecek adam kriterlerini şöyle bir sıralamayı denersek bakalim kac maddelik bir liste ile karşılaşıyoruz. Birinci listemiz kadin tarafi için olsun. 1) erkek olması. En azından tanıdığın süre zarfında en azından sadece ablalar ile ilişkisi olmuş olsun. Yani tabii ki senden başkası ile olmamış olması tercihimiz ama eğer olmuşsa yani öyle olsun. 2) işi gücü, bir sorumluluğu olsun. Sadece kasıla kasıla allahın insanlığa lutfuymuş edası ile salınıp durmasın. Ve bi zahmet ilkokul diplomasi ile genel müdürlük ve 10 bin dolar maaşın altına olmazssa sabah pijamami kiçimdan çıkarmaya değmez demesin. 3) saygılı olsun. Sana , anana, babana, eşine , dostuna , kapıcıya, çocuğa, faytondaki ata, sokaktaki kuçukuçuya. 4) nolur hayvandan korkmasın. Çünkü genelde korkanın dört ayaklidan daha fazla itliği vardir. 5) az da olsa parası olsun ve yemeyi ve kazanmayı bilsin. Bu para tercihen kendi kazandiği olsun ki daha da kazanabileceğini bilsin ve olanin üzerine kuluçkaya yatıp uyumasin. 6) çükü olsun. Olsun ve de çalışır olsun. Detaya girmicem anlayan anlar. Az bi düşüneyim az sonra listeye ekleyeceklerim olacak :))

26 Temmuz 2012 Perşembe

GÖT OĞLAN SERİSİ 3ün 2si

dediğim gibi beklentiler adamın biraz daha adam gibi olmasından yanaydı tabii ki...
ne mi oldu?
adam kemoterapili ve başında saç kalmamaış ve yapılan tedaviden dolayı dal gibi olan vucudu genişleyen karısından bucak bucak kaçmaya başladı...
önceleri buna neden "bak ben sana ne olursa olsun kilo alma dedmiş miyidimler oldu...
ulan kız kemoterapi görüyor ayı!
sonraları eve geç sonra daha geç sonra iki günde bir uğramalar oldu...
evde karı ve iki çocuk vardı ama ne kaynana ve başka biri pek yoktu ortada aileden...
ancak göstermelik yerlerde ah vah vahlar yapılıyor ama gerçek hayatta sanki kızcağız ölüm kokusu yayıyormuşcasına herkes bucak bucak kaçıyor oldu...
ancak en dayanılmazı adamın rus sevgilisinden eve gelen telefon oldu.
yüzlerce sessiz telefon ve birkaç sesli telefondan biri zannetti önce.
aizedeki ses aynen şöyle dedi kıza...
-rıhat rıhat yışımek için senın ulmenı beklıyurus...
ve o koca denen adam o konuşma yapılarıken o kadın hatta insan müsfettesini yanında idi...

GÖT OĞLAN SERİSİ 3 ün gerçekten 1'i

ne manyakcana bişey bu! ne yazayım diye düşüneceğim yere bu sefer hangisini yazayım diye düşünüyorum!
ne de çokmuş şu göt oğlanlar hayatımızda ! amanin bo!
şimdi anlatacağım aslında en kötülerinden biri.
zira sadece göt oğlan olmakla kalmayıp aynı zamanda çok pis vicdansız eşeğin teki!
ama ona diyeceğim yok zira sadece kendi değil anası babası da aynı cins yani gelin bi tarafta tek başına kala kalmış dğerleri de bir grup oluşturmuş hiç bişey yok kızcağız götünden uyduruyo bütün olanları havasındalar...şaka gibi walla...
neyse, bizim kız ile oğlan evlendiler...
doğruyu söylemek gerekirse kız da biraz oğlanın parasına tav olmadı değil ama neyse...
evlendiler falan iki de çocuk yaptılar ...
biz bi halt anlamadık zira herşey güllük gülistanlık gözüküyordu...
gerçi kız arada bazı mırın kırınlar çıtlatıyordu ama öyle de göze batacak pek bişey yoktu hani...
taaaa kiii...
güzeller güzeli kıza ciddi ve ağır bir kanser tehşisi konana kadarrrr...
evet ya çok acı bir durum oldu gerçekten...
dediğim gibi adam biraz dışarlarda iş güç ve daha başka neyin peinde ise ama böyle bir durumda herşey değişecek yönünde idi beklentiler hali ile....

24 Temmuz 2012 Salı

BANA YALAN KONUŞ! PİLİZZ

eğer günün birinde bir kızım olursa veya birinin kızı akıl sorarsa söyleyeceğim ilk şey yalan konuşmasını öğrenmesi gerektiğidir.

MÜNASİP İLK DURAKTA Bİ SİKTİR OLUP GİDER MİSİN?

Ne varsa kiz arkadaşta var arkadaş. Kendine sevgili yaparsin arayip sormazsin kizcagizi, ilk başlarda birkaç programa dahil eder sonra aramayı bile unutursun. Arada günlerce gecelerce beynini yediğin kizla sevgilinden ancak ayrı kalmaya dayandığın bir saatciğini lutf eder orda da ne şahane bir adamla birlikte olduğunu anlatır durursun. Aklına bile gelmez "ee kızım sende ne var ne yok? Tık var mı? Hala nadasta mısın? Gibi hayati soruları sormak. Çünkü bilirsin ki ne bok yersen ye o senin ne anlatmaya çalıştığını ve aslında ne anlatmak istediğini anlar... Ha böyle arkadaşlar da azdır ha! Varsa elinde bir anlamadın iki tamamsın demektir. Sırtın yere gelmez. Adam sana tekmeyi koyduğunda özellikle sıkıcı pazar günlerinde can simidin hazır demektir. Sonra o çoook şahane sevgilinle bittikten sonra adamın işlemeyen pipisi, açilmayan cüzdanı, gülmeyen suratı ve daha birçok şey ile ilgili biriktirilmiş hikayelerini en az yeni sevgili bulana kadar dinleyecek tek insandır. Yani senin anlayacağın candır can! Bi de sana arkadaş dost gözüken ve her fırsatta arkandan. İş çevirmeye hazır orospular vardır ki bunlar çokcadır. Bunlardan en az yirmi tane sayacaklar parmak kaldırsın :)) bunlar elinden sevgilini de, kocanı da, işini de alır sonra da pişkin pişkin " walla sen yanlış anladın, ben ne yaptım" der ve ilk münasip durakta hayatından siktir olup gider.

20 Temmuz 2012 Cuma

GÖT OĞLAN MASALLARII 2nin 2si

sonra klasik aradı aramadı...
yok ben belki çok konuştum..
bak ama yemin ederim çok da içmedim, herif amerikadan geldi gıcıktır diye sigara bile yakmadın yeminle, ler ile geçen pazar kahvaltısı , fal bakma seansları vs...
kız walla biliyor acaba mı gerçekten mi dizeleri...
ve nihayet salı akşam üstü çalan telefonla gelen beklenen haber.
bu hem bir haber hem de bir tasdik anlamına gelmektedir malumunuz.
adam kızı beğenmiştir. ve ikinci bir gece daha yaşanacaktır.
ve bizimkiler yemeğe sonra da sınamaya gitmeye karar verirler.
saat akşam dokuzda telefonum çalında daha açmadan gecenin bizim kız için tam da beklediğimiz gibi geçmemiş olduğunu anladım aslında.
kızcağız hakkı ile şaşırmış.
yok hayatta böyle ibneler görmedik diye şaşırmamış sadece ha paketi bu kadar iyi olan bile bu kadar ibne çıkabiliyor diye şaşaırmış.
(ibne derken kimse alınmasın tamamen beyin ibneliğini kasdediyorum  beyin orospuluğu diye bişey olduğu gibi diğerleri ile alıp veremediğimiz falan hiç yok ha yanlış olmasın)
neyse..
herifle yemeğe gitmişler otur sohbet muhabbet...
yemek gelmiş sen sushi sever misin diye sormuş herif bizimkine
bizimki de amerika görmüş kız burdakiler daha şuşi derken o çoktan yutmuşluğu var o iğrençşeyleri
e ne desin ? severim demiş
bunun üzerine herif ne demiş
mualla da çok severdi ...
mualla mı kim?
eski karısı tabi ki!
neyse suşiler boğazına dizilmiş bizimkini ama ses etmiyo yine ...
yemeğe devam...
çok tepki görmeyince belki de adam ikinci bombayı patlatmış
ya biliyomusun biz burda arkadaşlarla rus karı becermeye bayılıyoruz, var ya çok güzel oluyo hatunlar...
hayır yalanım yok demiş walla da demiş
bunu diyen ikinci kere hoşnadığını söylediği bir kızla buluşan, çok iyi eğtimli, yurt dışında yaşamış, baba, iş güç sahibi bir adam...düşünsene
bizim hanzolar bile yapmaz bu kadarını...
tabii yemek sonrası sinema masal olmuş...
bu kadarına da dayanamayan güzelim arkadaşım, bir bahane bulup evine dönmek istediğini söylemiş.
ben ne diyebilirim ki kıza?
adamın niyeti ne?
kendini bırakan karısından intikam?
kadınlardan intikam?
kalkamayan pipisine bahane?
parasına güvenerek götlük?
andropoz?
ay ne bileyim işte...
durum bu günlerde bu minvalde..

GÖT OĞLAN MASALLARIII 2nin 1 İ

şimdi biraz terseten başlamış oldum aslında...benm aklımda daha kronolojik bir götoş sıralaması vardı ama ne yapayım...dün gece saat sabahın 2 sinde gelen telfon tüm sıralamayı alt üst etti gitti...
dolayısı ile diziye hayatımıza giren son götoş ile başlamayı uygun gördüm...
güzelim şimdi adamın bizim kız ile tanışması kızın ağabey tarafından gerçekleştirildi.
herif ağabeynin has arkadaşı.
ikisi de yurt dışında yaşıyorlar.
sonra bizimki tası tarağı üç çocuğu, karıyı ve şirketini kakaladığı bilmem kaç milyon doları ile geri dönüş yapıyor. buraya kadar iyi.
bizim kızın sahneye girme sebebi : herif 8 ay önce boşanmışşşş
e güzel ben arkadaşım adına seviniim. herif hoş, akıllı, zengin, komik, başarılı falan da falan....
ağabey durumu çok destekliyor falan filan...
biz kızı ateşe atmış olmuyoruz zira işin içinde ağabey var zaten yamuk olma ihtimali az yani...
neyseeee
bizim kız ile götoş ilk buluşmaya giderler...
restoran şık, ambiyans şahane , sohbet harikulade..
taaa ki herifin hala boşandığı karısı ile aynı evde yaşadığını öğrenene kadar!!!
nassssllll yannnnııı???
evet yanlış duymadınız!
efendim ev almış mış da yaptırıyomuş da bitmemiş de lay da laoy da...geçiniz kardeşş biz bu saçları değirmende beyazlatmadık ama sukuneti bozmadan dinliyo bizimki ...kibar kız ....
en fazla bari bir otele yerleşseydin diyebilmiş ne desin...
birinci buluşma bu minvalde ilerledi ve gecenin sonunda tabii ki biz yemekte olanların saniye saniye üzerinden geçip iki saatlik yemeğin dört saatlik ameliyatını yaptıktan sonra bazı kararlar aldık.
öyle karar dediysek çok dramatik bişeyler değil canım..
benim fikrim herif kıçını toparlayana kadar pek hatta az arar , arkadaş ayağına yatar vs..
ha ev mev oldu hayata çeki düzen verdi ve ciddi ciddi konuşuyo e tamam o zaman bakarız çaresine diye düşündük...
ha tabii şimdi diyosun ki belki götoş senin kızı hiç beğenmedi!
yok güzelim bi detayı atladım sorry..
yemeğin sonunda herif bizimkine e biz de artık sıksık görüşürüz , mutlaka ortak arkadaşlarımız falan da vardır belki hep birlikte de program yaparız daha sonraları gibi bi laf laretmiş, sonra da ağabey ile de konuşmuş...yani infolarımız sağlam..herif kızı beğendi ama rotbalans yapamadı işte..
boşuna götoş demedim...
DEVAMI VAR DAHA BİTMEDİ HA :)

29 Haziran 2012 Cuma

GÖT OĞLAN MASALLARI -1- GİRİŞ

GÖT OLAN MASALLAR -1- Bizim Göt oğlan aslında bildiğimiz kel oğlan... Tabii sadece saç olarak  yoksa güzelim şirin kel oğlancığım ile uzaktan yakından alakası yok... Saç durumu da yaş itiabri ile!  Kellik seksilik oldu olalı bu abilere gün doğdu zaten... Hele bi de bi ömrü billah bi baltaya sap olamamış ama saçlara aklar düşünce her bokolog olanlar... Hani bir tarafındaki kıllar ağarmış da hala kendini "el grand sikador" zannedenlerden... Hepimizin iyi kötü, uzaktan ya da yakından, şahsen ya da dolaylı olarak tanıdığımız güzel abiler...  İşte masal kahramanlarımız bunlar.... Pek yakında sizlerle... Hatta istersen kendi hikayeni de yolla koyalım buraya... İbreti alem hesabı... İnan hafif de olsa bi rahatlama sağlıyor insana... Kendim ve bu adamlardan müzdarİp tüm can ciğerlerim adına... Sevgilerle şekerler :)

16 Haziran 2012 Cumartesi

siz ı phone 5'i beklerkene apple yaptı yapacağını!


Photo: Bu mudur ?
Bence budur  :))
siz ı phone 5'i beklerkene apple yaptı yapacağını!
reklam kampanyası politikasını değiştiren apple küresel yerine yöreseli seçti...
yeni tanıtım kampanyasının yıldızı sabri usta...mekan ise kumkapı!
dünyada büyük ses getirmesi beklenen MAC DOUBLE ULTRA  her yudumda en eskiden en yeniye tüm hafızayı yenileyebilen ve istendiğinde modifye eden 100MKB belleği ile, olan olmayan her türlü ilişki, konuşma ve yaşanmışlığı kullanıcının anlık duygusal durumuna göre ayarlayabilen seni terk eden karını aslında sana yalvarmış ama sen ona tekmeyi koymuş olarak etrafa yansıtabilen süper ince ekranı, kullanım ve taşıma kolaylığı sunan ergonomik tepsisi, kucakta ısınmaya karşı buz haznesi, ister kucaktaki ister yan masadaki mezelerden tatdmaya elverişli çok kullanımlı ve bağlantısız plastik çatalı ile yeni çağın bütün alışkanlıklarını değiştireceke benzer...


12 Haziran 2012 Salı

kelimesiz, dinsiz, kinsiz anlaşmak daha da mühim

ben olym-bi-adları
türkler-yunanlılar-italyanlar-ispanyollar ve araplar arasında bir olimpiyat düzenlense...
bu olimpiyatın amacı şu: konuşmadan en fazla şeyi kim kime anlatacak...
istediğin her şey serbest.
küfür var, asılma var, taciz var, dini anlatma var, yemek tarifi var...ne istersen
sizce kim galip gelir...
bu sakin mülaim yarışmacı milletlerin arasına koy bir ingiliz, bir avusturyalı, bir de japon  çin...
kazananlar arasında seçim yapmak zor ama kimlerin sınıfta kalacağı belli...
konuşmadan anlaşmak da önemlidir...
kelimesiz, dinsiz, kinsiz anlaşmak daha da mühim...

5 Haziran 2012 Salı

bokomatlar nişantaşında hizmete sunuldu!

Hizmette son nokta!!! Sisli belediyesi havalarin isinmasi ve klimalarin tam kapasiteli calismadigini one surerek nisantasinin muhtelif noktalarina tualetler yerlestirdi. Her onune gelenin icine yapmamasi ve rant soz konusu olmamasi icin de tam yanlarina kucuk 4 buyuk 8 en buyuk 12 tl olmak uzere bokomatlar yerlestirdi. Bokomatlardan elde edilecek gelirin belediye tarafindan bir vakfa aktarilacagi belirtildi. Birimin basina kimin gelecegi ise spekulasyon konusu.

kürtaj yasağı varsa o zaman mastürbasyon yasağı da getirilsin efendiler!

hadi diyelim sezaryeni de kürtajı da anladık...
anlamadık ya neyse anladık diyelim...
aynı doğrultuda düşünürsek iş karmaşıklaşıyor ama...
madem burdaki maksat daha doğmamış ceninin yaşam hakkını korumak o zaman erkeklere de mastürbasyon yasağının getirilmesini ve sadece ve sadece hamile kalınması ve doğurulması niyeti ile sevişilmesi gerektiğini öneriyorum...
madem öyle gel bakalım böyle...
itirazı olan???

DÜNYADA TÜRK ERKEĞİNİN KADINLARI EN İYİ ANLAYAN ERKEK TÜRÜ OLDUĞU TESPİT EDİLDİ.

ÜSTÜN TÜRK ERKEĞİ!
İngilterede yapılan bir araştırmada oldukça kafa karıştırıcı bir o kadar da onurlandırıcı sonuçlara ulaşıldı.
dünya üzerinde 45 ülkede 800000 denek üzerinde yürütülen son araştırmalar TÜRK ERKEĞİNİN KADINLARI EN İYİ ANLAYAN ERKEK TÜRÜ olduğunu ortaya koydu.

ARAŞTIRMALAR TÜRK ERKEKLERİNİN KADIN PSİKOLOJİSİNE, RUHUNA, İHTİYAÇLARINA, VE BEDENİNE karşı Büyük Hassasiyet, ve empati duyduklarını ortaya koydu.
KADINLARININ KÜRTAJ ÇİLESİ VE POST KÜRTAJ DEPRESYONUNU YAŞAMALARINI İSTEMEYEN TÜRK ERKEĞİ KADININA BUNU YASAKLAMA YOLUNDA BÜYÜK VE YENİLİKÇİ ADIMLAR ATMAKTA!

araştırmacılar AYNI YASAKLARIN VATİKAN KİLİSESİNDE DE GÖRÜLMEKTE ANCAK ONLARIN SON SAĞIR DİLSİZ ÇOCUKLARA TECAVUZ MEVZUUNDAN DOLAYI AYNI KEFEYE KONULAMAYACAKLARINI DÜŞÜNMEKTELER.

BİR DİĞER YANDAN BAZI TARİHÇİLER BU KONUNUN YAŞLANMAKTA (70 MİLYON +) VE TÜKENME TEHLİKESİ İLE KARŞI KARŞIYA KALABİLECEK TÜRK IRKININ ANCAK BU YOLLA İLERKİ YILLARA ULAŞABİLECEĞİNİ SAVUNDUĞU CUMARTESİ GECESİ TARİHİN ARKA PENCERESİNİN YAN PERVAZINDAN ADLI PROGRAMDAKİ TARİH PROFESÖRLERİNİN SÖYLEMLERİ DE ARAŞTIMACILAR TARAFINDAN KAYDA ALINIP İLERKİ ARAŞTIRMALAR İÇİN KAYNAK OLUŞTURACAĞI KONUSUNDA SÖYLENTİLER İNGİLİZ AKADEMİK ÇEVRELERİ TARAFINDAN TARTIŞILAN BİR KONU.

BU DEĞERLİ ÇALIŞMALARA İMZA ATAN SAYIN DEVLET BÜYÜKLERİ ÇEŞİTLİ PLAKET VE ŞİT LER İLE TALTİF EDİLMİŞLER VE DÜNYAYA YENİLİKÇİ, ÖZGÜRLÜKÇÜ, ŞAHANE VİZYONLARINI SERGİLEMİİŞLERDİR.

İNGİLİZ BİLİM ADAMLARININ YAPTIĞI ARAŞTIMANIN SONUCUNDA VERDİKLERİ MESAJ  TÜRKİYENİN DEĞERLİ BÜYÜKLERİNİN GÜNÜN BİRİNDE BİR GAZ VEYA BİR DOĞUM SANCISI VEYA DOĞUMA SEBEBİYET VEREN DURUMLARA MARUZ KALMAMALARIDIR.

DOĞMAMIŞ CENİNLERE BU KADAR İLGŞ ALAKA YERİNE SOKAKLARDA SÜRÜNEN, AÇ SUSUZ DOLAŞAN, AYAĞINDA AYAKKABISI EVİNDE EKMEĞİ OLMAYAN, OKUYACAK KİTAP YERİNE SOKATA ATILMIŞ GAZETELERİ KARIŞTIRAN HALİ HAZIRDA DOĞMUŞ, BU ARADA NASIL BECERMİŞ İSE KENDİ KENDİNE DE BÜYÜMÜŞ OLAN ÇOCUKLARA İLGİ ALAKA VE  İHTİMAM GÖSTERMELERİDİR.

SAYGILARIMIZLA.

BU ARADA İZİNSİZ BELGELERİNDEN ALINTI YAPTIĞIMIZ İLGİLİZ ARAŞTIRMA KURUMLARINDAN DA BÜYÜK ÖZÜR DİLERİZ!

2 Haziran 2012 Cumartesi

minicik minicik pipicik

mecburen evet dediğin insanlar var hayatta...
a bi yemeğe çıkalım derler, için hiç istemez ama gidersin ayıp olmasın , aman bunun da kıçı kaltı demesinler diye...
ara beni muhakkak diyenler vardır..
ararsın belki heme değil ama bi ara ararsın işte...şimdi aramamazlık iki saat kafa ütüleyeceğini bile bile derin bir nefes alıp ararsın  dargınlık olmasın diye...
mesaiye kalmanız gerekiyor cumartesi umarım işiniz yoktur der patron...
işin vardır. olmaz mı? manikür pedikür ağda dip boya sonra da sevgiliye koşma...
yooo bişey yok tabii kalabilirim dersin sevgiliyi ekerek...
iyi de ayıp olmasın, kalp kırılmasın, kırgınlık olmasın diye insan sevişir mi?
evet sevişir. hadi sevişti diyelim. peki o bi halta benzemeyen sevişmeden aman da ne çok keyf aldım numarası yapıp devam eder mi? evet eder. düzen bozulmasın, aman cici oğlanın kocaman egosu ve minicik pipisi üzülüp küsmesin diye.
peki neden be gülüm? neden istemediğin işlere he diye geçiriyorsun ömrünü?
yanlız kalmak, red edilmek, istediğini söylemek bu kadar mı korkutuyor seni...
bir bilsen şu hayırı söyleyebişmeyi bir öğrenebilsen ...
patronun da sana daha çok saygı duyacak olur olmaz işlere koşmayacak, sevgilin de sana daha ihtimam gösterecek, boktan arkadaşlarının yerini iyi dostlar alacaktır.
ve inan hayatındaki minik ve çalışmayan pipicikler yerlerini demir gibilerine arkalarında kendileri gibi minicik izler bile bırakmadan gideceklerdir. sadece az bi cesaret gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.

31 Mayıs 2012 Perşembe

Sevişelim mi?

Sevisme nerden ogrenilir arkadaslar bilen var mi? Diyelim etraf taraf bu konuda pek acik degil, soracagin, ogrenecegin sana anlatacak da kimsen yok... Ortamin da pek musait degil oyle kitapti, videoydu da pek yok...nereden ogreneceksin bu isi kardesim nereden!!! Gerci bu laflar su donem icin biraz naftalin ama hala gecerli olabilir yani... Bizim zamanimizda karsi cinsi ciplak gormeyi resimden bile goren azdi belki de... İste kardes kuzen ne denk gelirse gozunu ucu ile utanarak bir goz atilirdi. Bir de donemin en buyuk kesif oyunu doktorculugun hakkini da yememek lazim tabiii... Kacimiz o oyundan esinlenerek doktor oldu bilmem ama neyse...:)) hadi onu da gectik. Diyelim ilk sevismeni yaptin. Aferin guzel. Ha bumuyumus durumu tabii ki oldu, eee..sonra? Simdi artik sevisgen bir insan oldun da sonra ne olacak... Fare gecti yol oldu, vatana millete hayirli mi olsun demeli? Yoksa sakla samani gelir zamani mi? Vatan millet sakarya diyerek milletin hayina sunanin da samanlari saklayip bayatlatanlarin da sonu ayni aslinda! Zaman geciyor, o kadar merakla bekledigin is oluyor, olmuyor veya sen oldugunu saniyosun ama bi halt da oldugu yok aslinda ya neyse... Bu isin icgudu ile alakasi oldugu kadar, ogrenmek, bilmek, konusmak ve kendine guvenle de alaksi var... Sen bu isi istedikce vucuduna dikkat ediyor oluyorsun bu da libidonu yuksek tutuyor ve bu da seni seksi yapiyor bu biiiir. Ayrica degerli erkek kardeslerimizin bu konuda artik karakoyden tranvaya binip baska mahallelere gidip az biraz teknik, ruh, istek ve tutkuyu ogrenmeleri gerekiyor. İtiraf et sana seni tanrica gibi hissetiren kac adam girdi hayatina? Peki ikinci itiraf hala o adamla ol veya olma aklin kaymiyor mu o arkadasa.? Cevap verme biliyorum zaten. Zor isler guzelim zooor... Yaptikca insanin yapasi, yapmadikca da o isle uzaktan yakindan alakan kalmiyor herkesle kardes kardes yasiyor buluyorsun kendini...

23 Mayıs 2012 Çarşamba

YATAK ODASI SIRLARI...bir balayı

kimse boşanmak için evlenmez. kimse kocasının ya da karısının kendisi,ni boynuzlayacağını düşünerek adım atmaz. en azından en başlarda. ama ne kadar başlarda...
en başlarda dedim ya!
bizim oğlan bir kıza aşık. kız da ona. aileler bunlara izin vermiyorlar. yani senin bildiğin normal flört bir anda dönüşüyor kara sevdaya.
oğlanın ailesi zengin. kızınki de. yani ikisi de hadi canım size ne biz başımızın çaresine bakarız deyip çekip gidecek cesareti göremiyor kendinde. yani ailenin paracıklarına sırt dönerek aşklarını yaşamak zor geliyor besbelli.
ama kanda delilik, akılda azlık, vicdanda da bokluk baki. bun aek olara da cepte para korunmakta.
neyse, aile oğlanı kendilerinin seçtiği hiç de fena olmayan bir kızla evlendirmeye karar veriyor.
oğlan da razı geliyor. kızla girip çıkıyorlar. kız oğlana aşık oluyor falan oğlan da gönüllü gibi işe..
bu arada eski sevgili ile ayrılınıyor. yenisi deneniyor.
bir müddet geçiyor. aileler paraları ortaya koyup nişanlar yapılıyor, evler alınıp döşeniyor. oğlan durumdan memenun ses etmiyor. nişanlısı ile el ele gezip tozuyor. arada da eski sevgiliye göz dağ vermek için gittiği yerlere adam yollatıp kızı rahatsız ediyor. doğum gününde takı yolluyor falan.
sözün kısası ben gitmiş olabilirim , başkası ile evlenmek üzere olabilirim ama sen benimsin, ne halt ettiğine dikkat et. seni de yanındakini de mıhlarım.. evet tarz biraz o minvalde...
neyse düğün günü gelip çatıyor.
en şahanesinden dolarların havalarda uçtuğu assolistlerin çıkarıldığı dönem...
göbekler atılıyor, içkiler içiliyor, damat da ne çekiyorsa çekiyor, kafası genelde iyi geziyor ama cebi de iyi olduğu için kimse farkına varmaya yeltenmiyor.
düğün gecesi ilerliyor. gelin ile damat davetlilerin yanında ayrılıp odalarına çekiliyorlar.
karı koca soyunuyor. yatağa giriyorlar.
kız bakire hali ile ...
adam taze karısını beceriyor.
önce kız banyoya giriyor. o çıkınca da adam.
adam banyodan çıkınca canı sıkılmış gibi bir surat takınıyor.
gelin anlamıyor.
ben biraz hava almak istiyorum sen uyu birazdan gelirim diyor.
kız ne desin peki diyor.
adam odadan çıkıyor.
gittiği yer kendi odasından pek uzak değil. koridorda şöyle bir tur attıktan sonra. kendi balayı odasının bitişiğindeki odaya giriyor.
yataktaki kadının yanına uzanıyor.
ve bütün geceyi eski sevgilisini koynunda geçiriyor.
iki oda iki kadın.
biri taze gelin diğeri eski sevgili.
adamın egosu göklerde uçuyor.
asıl amacı mı neymiş?
ailesine ders vermek.
kendi iflas edip meteliğe kurşun attığı, iki kadının da onu terk ettiği, ve kafayı iyice bulduğu bir gecede kendi anlattı.
hikaye doğru yani.
ve bütün yaşadığı acılar ve bitmişliğin içinde seneler sonra bu en mahrem hikayesini bana anlatırkenki gözündeki pırıltıyı görmek bile defşet verici idi...
ne kendi, ne aileler, ne o iki kadın mutlu olabildi...
arada kalan günahsız çocuklar, parçalanan ruhlar, kırılan kalpler, darmadağınık gururlardan başka geriye ancak sarhoş sofralarına meze bir hikaye kaldı...

22 Mayıs 2012 Salı

gerdek gecesi sinyalleri !



“Hamileyim”
Adam derin mavi bir sessizlikle gözlerine bir an baktı, gülümsedi ve yemeğine devam etti.
“hamileyim ve ben bu çocuğu doğurmak istemiyorum”
Adam yemeğine devam etti.
“hamileyim ve bu çocuğu doğurmak istemiyorum. Daha şunun şurasında toplasan üç dört kere seviştik sana korunmadığımı söylemiştim ama yine de dikkat etmedin”
Yemeğe devam ediyor arada sırada konuşulan konu gündelik bir olaymış gibi bir ifade ile bakıyordu.
“beni duyuyorsun değil mi, öyle bön bakmasana suratıma” diye patladı.
Sonunda
“ya ben bu çocuğu doğurmanı istiyorum ama ya” diyebildi.
“manyak mısın oğlum ne doğurması be, daha altı yedi aydır çıkıyoruz toplasan da üç dört kere seviştik şimdi bir çocuk sahibi olmamız eksik”
“ya ama ben çok istiyorum” dedi
Sanki suçlu olduğunu bilen ama yaranarak işi kolaya sürüklemeye çalışan geri zekâlı bir çocuk gibi.
“hayır, kararım kesin” dedi ve konu kapanmış oldu.
Konunun o akşam için kapanmış olması adam tarafından tekrar açılmamak üzere kapanmış olmasını gerektirmiyordu tabii ki.
Konuşmayı takip eden yirmi gün boyunca adamdan konu ile ilgili çıt çıkmadı.
Ne çocuğu istediği konusunda, ne de aldırmak için neler yapmaları gerektiği konusunda.
Sabırla beklemekte idi. Adam elbet sorumluluğunun farkına varacak ve konuyu açacaktı.
Beklemeleri otuz günü bulduğunda artık beklememeye karar verdi.
Doktorunu aradı.
Randevusunu aldı.
İşini gücünü ayarladı.
Sabah hastaneye yattı.
Ve istemediği adamın istemediği çocuğunu aldırdı.
Narkozun etkisi geçene kadar hastanede yattı ve akşam olunca kalmaya arkadaşının evine gitti.
Ertesi gün adam aradı. Hiçbir şey söylemedi.
Sonraki gün de. Daha sonraki gün de.
Aradan üç ay geçti.
Bir akşam tesadüfen hamilelik konuşmasını yaptıkları aynı restoranda yemek yerken “ben aldırdım” dedi.
Adam allak bullak oldu.
Nasıl aldırdın, ne zaman aldırdın, kime aldırdın, neden aldırdın, ne zaman aldırdın, neden bana haber vermedin gibi panikten saçma sapan soruları artı sıra sorup durdu.
“neyin haberini verecektim ki sana?” dedi sinirden gözlerinin taa içine alev alev bakarak.
“nasıl yani ya”diyebildi
“ne nasıl yani yası be, geri zekâlı mısın oğlum sen! Sana söyledik üstünden üç ay geçti bir kere bile konu ile ilgili bir şey sordun mu sen bana? Hayır.
“ya şey ben”
“ne şey beni be off… Saçmalayıp durma karşımda Allah aşkına”
“bak oğlum benim böyle bir adamla işim olmaz. Bu iş burada bitmiştir. Bunun bile sorumluluğunu alamayan bir adamlı ben ne yapayım Allah aşkına sen bana söyler misin? Nasıl bir sahiplenmedir bu. Korkuyor musun? Paran var mı? Hangi hastane? Ne zaman gidiyoruz yani konu ile ilgili iki insanın orda olması gerekiyordu bana göre ama ben tek başıma idim yani…
Param olmasa idi annemlerden mi alacaktım yoksa birinden çocuk aldırmak için borç falan mı almam daha doğru olurdu. Yok ya ben sana bir şey söyleyeyim mi bak sen var ya rezil herifin tekisin… Rezil, sefil ve sorumsuz. Kusura bakma ama benden bu kadar” demesi ile karşısında gayet erkeksi duran kendini bir şekilde savunmaya çalışan adam gözyaşlarına boğuldu.
O da bir an sustu, durumun nereye gittiğini tartmaya çalıştı ama hala çok sinirli idi.
Ve sanki adam karşısında zırladıkça daha da sinirleniyordu.
Restoran sık gittikleri bir yer olduğu için sahibini, garsonlarını ve ne yazık ki o gece de orda olan müdavimlerini gayet iyi tanıyorlardı.
Hatta bunlardan biri de kendisini birkaç sene evvel az biraz flört ettiği bir adamdı.
Yani durum gittikçe batıyordu. Herkes kısık sesle konuşmaya başlamış, ufak tefek bakışlarla onların masasında durumun ne olduğunu anlamaya çalışıyordu artık.
Masadaki kadın sinir içinde adam ise hüngür hüngür  karı gibi ağlamaktaydı.
Dışarıdan bakanlar için oldukça eğlenceli bir sahne olduğu kesindi bu durumun.
İçten içe kendinin de hoşuna gitmişti şu rezil adamı bu duruma sokmuş olması. Ama adam bu duruma gelmesi onun bunun bedelini daha ağır ödemesinden geçmişti o da başka.
“valla ben bilmiyordum” gibi cümleler yaşlarına, sümüklerine ve salyalarına batarak akıyordu suratından.
Durum daha da tahammül edilemez bir durum almakta son sürat ilerliyordu.
“ben bilmiyordum, bilsem ben böyle bir şey yapar mıyım sence ya…”
Dedi ve ikinci dublesinde olduğu rakıdan büyük bir yudum indirdi.
Vurucu atışı yapmıştı.
Kadının bir cevap vermesi gerekiyordu.
“evet yaparsın. Yaptın ya işte bir de ne soruyorsun” diyebildi zaman kazanmak için.
“hayır ama sen bana söylemedin ki, bilsem böyle yapar mıyıdım hiç, çok haksızlık ediyorsun ama bak kalbim çok kırılıyor, ben bunları duymayı hiç hak etmedim ……..”
Şaka gibi diye düşündü bir an, bir de yağ gibi suyun üzerine çıkmayı becermeye çalışıyordu. Neyse uğraşacak değildi.
“neyse, dedi bana müsaade ben eve gidiyorum”
“nereye gittiğini sanıyorsun sen”
“benle geldin benle çıkarsın buradan”
Deyip yine gözyaşlarına boğuldu.
Bir müddet dediklerini o kadar çok tekrarladı ve o da o kadar çok dinledi ve bıktı ki cevap vermesi gerektiğini düşünmeye başladı.
Aslında doğru diyor dedi içinden ben de ona haber vermedim ki.
Adam nasıl olmuş ve becermiş ise yüzde bir milyon haklı olduğu bir konuda haklılığı ile ilgili kendinden şüphe etmesini sağlayabilmişti.
Sessiz kaldı.
Gözlerinde hala kızgınlık vardı ama yeterli olamadı.
Aslında nack out olarak galip geldiği maçtan beraberlik ile ayrılmıştı.
Bu onun bu ilişkideki ilk yenilgisi olacaktı.
Belki de o gece son iki cümle başka türlü söylense idi ikisinin de hayatları çok başka yönlere ve kişilere doğru akacaktı.
Haklılığı da, ayrılığı da başka bir bahara kalmıştı böylece.