4 Mayıs 2012 Cuma

kadın çırılçıplak adamın şeyinde değil!! bu adam nedir?


Ve bir elin ağırlığını karnının üzerinde hissetti. Kocası uyanmıştı. 
Gördüklerinin sersemliği hala üzerinde iken kendine gelmeye çalıştı.
Kocası uyanmış, ona doğru dönmüş, gülümsüyordu.
Kendini hem rüyasından uyandırdığı hem de balayı gecesinde sızıp uyuya kaldığı sabahına da hiçbir şey olmamış her şey normalmiş gibi karşılayan adama gerçekten sinir olmuştu.
Günaydın dedi sadece.
Adam aynı gülümseyen ifade ile gecenin ve günün anlamını belirten ilk sözü söyledi.
“nasılmış bakim benim karıcım?”
Tutamadığı pis bir gülümseme yayıldı suratına.
“saol iyidir” , koçum da diyecekti aslında da neyse içine attı  ancak ve daha fazla bu konuşmaya tahammül edemeyeceğinden kalkıp banyoya gitti.
Aynaya,  gözlerinin içine baktı. iki mutsuz kara delik diye geçirdi içinden.
Kendini bu kadar mutsuz ve tatminsiz hissederken mutsuzluğunun ve tatminsizliğinin sebebi olan kişi nasıl kendini bu kadar suçsuz, keyifli ve hafif hissedebiliyordu acaba.
Nasıl bir model ile evlenmişti!
Ilık suyun altına girdi ve tepesinden aşağı akan suyla birlikte tüm sinirinin yatıştığını ve suyla birlikte akıp gittiğini hisseti.
Daha dün akşam duş aldığı için uzun saçlarına sadece bir şampuan yaptı, otelin şahane kokulu duş jeli ile vücudunu sabunladı. Su ve koku onu hep rahatlatmıştı zaten. Yumuşacık havlusuna sarıldı. Sıcacık havlunun altında hemen kuruyan tenine duş jeli ile kokusu aynı olan vücut kremini sürdü. Her yerinden muhteşem Hindistan cevizi kokuları yayılıyordu. Sürdükçe sürüyor her yerini ovalıyordu. Aslında otelde yaşamak ne hoş bir şey olurdu diye düşündü.
Kremin teni tarafından çekilmesini beklerken yüzüne asla aksatmadığı nemlendiricisi sürdü. Saçını köpükle şekillendirdi. Kendine gelmişti. Topu topu yirmi dakikalık bir tedavi diye düşündü ama işe yaramıştı doğrusu.
Yüzünde bir gülümseme ile banyo kapısını açtı. 
Odaya girdiğinde kocası televizyonu sonuna kadar açmış ve nerden bulmuşsa günlük gazetelere göz atmaya başlamıştı bile. Yüzünde aynı gülümseme kapıda dururken adamın onu hiç fark etmediğini anladı. Üzerindeki havluyu yere attı ve çırılçıplak yatağın önünden geçti. Bavulunu bıraktığı diğer odaya yürüdü. Oradan tekrar banyoya. Hala hiçbir tepki yoktu. Adamın onun o vaziyetini görmemiş olması da imkânsızdı. Sinirlenmemeye karar verdi. Banyoda iç çamaşırlarını ve bavulundan çıkarttığı kıyafetleri üzerine geçirip tekrar odaya döndü. Adam hala gazetesini okumaktaydı. Yatağa uzandı. Ancak gülmemek için kendini zor tuttu. Türkçeden başka dil bilmeyen kocası oda servisinden hürriyet ve sabahın dışında bir de New York Times almıştı. Dalga geçmemek için kendini zor tuttu. Kendi banyoya girme sırası geldiğini ve karısının hafif gerildiğini hisseden koca yana döndü karısını dudaklarından bir kuş gibi öptü ve kalktı.
Bu kuş öpücüğü balayı gününe ait tek erotik anı olarak hafızasına kazındı o an.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder