adam şahane yetenekli, karizmatik, yakışıklı, başarılı ve muhtemelen deizengin...
kadın taş gibi, gencecik, yetenekli, fıkır fıkır, on parmağında on marifet...
ikisi birleşince ortaya güzel bişey çıkması gerekirken haklarında söylenmeyen, yapılmayan kalmadı.
bu kadar ortada yaşanan ilişkiden de şahı olsa bir halt kalmaz insanın eline...
o cacıktan da eline kala kala sulu tadı tuzu olmayan ayran kalır ancak...
herkes bir namus bekcisi, bir adalet savunucusu...
size ne kardeşim ... iki kişinin yüreğü kaldırıyorsa ne istiyorsa yaşar. nitekim öyle oldu...
efendim Ali Taran nasıl böyle bişey yapmış!!!
vay efendim vayyyy...
kimse neden düşünmez nasıl yapmışı değil de niye yapmışı...
kırk sene el üstünde tuttuğun adamı, yere göğe koyamadığın deha adamı alıyosun bir çırpıda bir hareketle defterden siliyosun...
eğer bir ayıp ve günah varsa Ali bey'e yapılan da onun yaptığı kadar ağırdır bence...
kendilerini hiç onun yerine koymayı akıllarına getirdiler mi yahu bunlar?
sanmam...hariçten gazel okumak daha kolay ...
hem de onun üstünden memlekete kendilerini aslında ne kadar şahane olduklarını anlatmayı da becerdiler...afferin....bu da başarıdır...
reklamcının üstünden reklam yapmak...iyi iş be...
bakınız adam altmış yaşına yaklaşmış, herşeyini yapmış, başarıyı elde etmiş, parayı kazanmış, çocuğu yapmış büyütmüş bir adam.
neden böyel bişey yapar.
psikolog falan değilim. belki de düşünme şeklim de yanlıştır . olabilir. AMA
adam reklamcı. gaddar katil değil.
neden diye bi düşünün ya!
yirmi senelik karın. genç, güzel, hoş...
bi anda boktan bi hastalık musallat oluyor kadıncağızın başına...
sen kocasısın...
seviştiğin, sana çocuk doğuran, yemek yediğin, güldüğün eğlendiğin ve muhtemelen severek evlendiğin kadın, ve belki de en yakın dostun yavaş yavaş, gözlerini önünde hayattan kopuyor.
kopmamak için elinden gelen can havli ile tutunuyor hayata ama nafile olduğunu biliyorsun...
sen orda yanıbaşında ölümü koynunda hissediyorsun...
kimse böyle yükleri kolay taşıyamıyor dostlar... ağır işler bunlar...
ben yerden göğe haklıdır afferin iyi yaptı demiyorum ama anlamak lazım...
kimse ölümden hoşlanmaz...o da hoşlanmadı...
o bence bu kaçışı genç, ona ölümü değil hayatı hatırlatan biri ile yaptı...
bu yangından kaçarken yanına evde bulduğun en saçma şeyi alıp altınları bırakmaya benzer bazen...
mantık durur...
hele bir de sana hayat önüne başka bir fırsat , bir nefes sunmuşsa...
ve ne yazık ki bütün bunlar üç kişinin üzerine kurulan bir oyun olarak oynandı.
içinde aşk ve ölüm olan bir oyun.
eş ne yazık ki oyundan ayrıldı.
adam gencecik bedeni etrafında onu yuhalayanlar ve tu kaka diyenlerle birlikte toprağa koydu üstünü örtüü...
adam bu acıyı yaşarken bir taraftan da genç eşi ile hayatını sürdürmesi gerekiyordu.
kızın burda bence bir suçu yok.
gezecek de tozacak da sevişecek de...
ama o adamda ne ne hal kalır ne derman...
eğer dedikleri gibi gaddar bir tip olsaydı zaten o olaydan sonra da lay lay yürüyüp geçerdi, hayata devam ederdi...
ama olmadı...bence...
yediler, bitirdiler...
adamın bırak el aleme kendine, çocuğuna bakacak hali kalmamıştır...
düşünsene...bir anda mehmet ali ağca muamelesi görüyosun...
ben şunu merak ediyorum biri söylesin lütfen...
karısı ya da kocasını aldatmak (ki çoğunluk yapıyor) bu durumdan çok mu farklı...
yani evlisin başkasına aşık oldun kardeşim can senin boşandın ve canın kiminle istiyorsa onunla evlendin. eee
kim ne diyo...
ay ne şahane aşk evliliği yaptılar şak şak şak
ayyy karısına da deve yükü ile nafaka verdi...aa kaç para acaba diye öttürüyolar.
doğrumu? itiraz istemem. doğru.
o anda kendi kocaları boşasa kaç para alacaklarını hesaplayan ablalar var.
peki Ali beyin durumundaki ne oldu?
adam hem kendine hem karşısındakilerine dürüst davrandı.
ne yani karısının ölmesini mi bekleyecekti.
bu arada müşfik eş rolünü mü oynayacaktı?
yani kandırıkçılık mı yapacaktı? bunun adı olsa olsa mübah riya...örtülü şalatanlık olurdu...
olabilirdi tabiii ama tercih etmedi.
muhakka bir sebebi vardır. adam salak değil cani de değil. katil hiç değil.
eşi vefat etmese tedavi olmuş olsa ve hayata devam etse bunlar böyle konuşulmayacak vıdı vıdı yapılmayacaktı.
ayrıca bir evlilikte , o dört duvar arasında, o yatak odasında kim ne yaşar ancak iki kişi bilir dostlar...
nedir bu omnus menler çetesi...sanki o evde, o insanlrla, senelrce yaşamışlar...
neyse belki Ali-Ayşe ilişkisi bitecekti...belki de çok konuşanlarında parmağı vardır bu işte...
onu ben bilmem...
ama stresli, yüklü, ve kafası yüksek devirde çalışan bir adamın bu kadar yükü üstlenip normal yaşamasını da bekleyemezsiniz....
otuzlarında bir kızın gönlünü eylemek her hayatının yarısını aşmış adamın harcı değil...
ne keyf aynı, ne heyecan, ne beklentiler, ne şehvet...
biri discoda dans ederken diğeri evde yamuk yumuk bir t shırt yayılmayı tercih ediyor sessizce...
ağır olan yüke bir de sizler bindirdiniz...
ama belki de aşk böyel bişey....
anlamak lazım...
onlar da öyle yaşadı...
geldiğinde kapılarını sonuna kadar açıp, herşeyi göze alıp buyur ettiler içeri...
gittiğinde de aynı şekilde yolcu ettiler...
çizgi belli. mesaj nettir.
ikisine de hayatta mutluluklar dilerim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder